4 Temmuz 2021 Pazar

Başka Türlü Bir Besleme Mümkün..

Bir süredir yazılara ara vermiştim. Dağıtık bir üretim modeli başlıklı yazıda söz ettiğim projenin başlamasını ve olgunlaşmasını bekliyordum. Tavuk üreticilerinin, özellikle de artan yem maliyetlerini ürünlerine yansıtamayan butik ya da aile tipi işletmelerinin bir süredir yetiştiriciliği bıraktığını gözlemliyordum. Bir pilot proje ile bu üreticlere bir çözüm üretebilir, üzerlerindeki maliyet baskısını hafifletebilir miyiz görmek istedik. Yazımda, halen devam eden bu proje ve gelişmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum ve katkılarınızla geliştirilebileceğine ve yaygınlaştırılabileceğine inanıyorum.
Projenin merkezinde bir BSF yumurta ve bebek larva üretim merkezi var. Bu merkez İzmir Çamlı köyünde bir kooperatiften kiraladığımız 200 metrekare alan üzerine kurduğumuz her biri 21 metrekare olan iki konteynerden oluşuyor. Biri sinek ve yumurta üretim birimi, diğeri koloni idamesi için gerekli larva stoğunun beslendiği ünite. Bu alan iki odalı, birinde larvalar beslenirken diğer odada üretilen bebek larvaların porsiyonlama, diyet hazırlama ve araştırmalar için kullanılıyor.

Üretilen bebek larvalar farklı kanatlı stoğu sayısına sahip üreticilere tavuk sayılarına göre porsiyonlanarak veriliyor. Üreticiler bebek larvaları alıp kendi yetiştirme alanlarında 10 gün kadar besledikten sonra, yeterli olgunluğa ve büyüklüğe eriştrdiği bu larvaları tavuklarına veriyorlar. Kanatlı diyetlerinde, tavuk başına 250 larva/gün olacak şekilde bir besleme rejimine karar verdik. 60x40 plastik kasada beslenen 12 bin larva, her 50 tavuğa bir kasa/gün olacak şekilde önlerine dökülüyor ve canlı olarak veriliyor. Böylece eleme gibi ağır bir işçilikten kurtulunmuş oluyor ve tavuk gut sağlığına olan katkı maksimize ediliyor, gıda güvenliği sağlanmış, tavuk sağlığı korunmuş oluyor. Bildiğiniz gibi canlı larva kullanımı tüm dünyada serbest. Kısıtlılıklar larvaları işleme süreciyle başlıyor.
Peki bu tavuk üreticileri larvaları besleyecekleri atıkları nasıl temin edecekler? Normalde kurtulunmak istenen ya da çöpe atılan organik atıklar siz almak isterseniz kıymete bindiği için projenin atık temini kısmını kurumsal olarak çözmeye karar verdik. ‘Fazla Gıda’ sosyal girişim şirketini ve Migros mağazalarını projeye dahil ettik. Her üreticiye kendine en yakın bir Migros mağazası tanımlandı. Mağaza personeline eğitim verildi. Üreticiler mağaza ile karar verdikleri bir zamanda manav atıklarını gidip kendileri alıyorlar.
Kimi üreticiler bu atıkları ön fermetasyona tabii tutuyor ya da parçalayıcı ile hacmini azaltıp stokluyor. Toplu ve daha ucuza aldıkları 60x40 cm boyutlarında plastik kasalarda her bir kasada 12 bin larva olacak şekilde 10 gün süreyle besliyorlar. Sistem, tavuklara her gün bir larva kasası verildiğinde yeni bir larva kasası kurulumu şeklinde çalışıyor. 100 tavuğunuz varsa iki kasa. Bu arada her gün bebek larva üretim merkezine gelip bebek larva almak zorunda kalmasınlar diye haftalık ya da 10 günlük bebek larva ihtiyaçlarını topluca veriyoruz ve bunları porsiyonlayıp buzdolabında saklıyorlar. Her yeni kasa kurulumu yapılacağı zaman dolaptan çıkarıp atıklarla beslemeye başlıyorlar. Buzdolabındaki larva stoğu azalmaya başladığında merkeze gelip yeni bebek larvalarını alıyorlar.
İsteyen üreticiler larvalar tarafından işlenmiş kasa içindeki rezidüleri eleyip gübre olarak değerlendirme yoluna gidiyor ya da Migros’dan ihtiyaçlarının üzerinde olan sebze meyve atıklarını küçük baş hayvanlarına yem desteği olarak kullanıyorlar. Bu şekilde atık yönetimi ve stoklama konusu önemli bir sorun olmaktan çıkıyor. Migros sebze meyve atıkları, hem mevsimsel olarak çok bol, hem de oldukça kaliteli. Aynı zamanda önemli oranda organik olmayan atıklardan ayrıştırılarak hazırlanıyor. Üreticiler tavukların larvalara gösterdiği ilgiden son derece memnun, atık geri dönüşümüne katkı sağladığı için ve yem maliyetlerini düşürdükleri için çok mutlular. Kimi üreticiler civcivlerin gelişimine olan etkilerini karşılaştırmak için denemeler bile yapmaya başladılar.
Proje başladığında bazı sorunlarla karşılaştık ama tümü makul bir şekilde çözüldü. Süreci optimize etme süreci hala devam ediyor ve başarılı ve uygulanabilir bir model gibi görünüyor.
Projenin çıktılarını özetleyecek olursak
1- Üreticilerin yem maliyetlerini azaltıyor
2- Atıkların çevreye olan zararları azaltılıyor ve katma değeri yüksek bir ürüne dönüştürülüyor
3- Atıkların yerinde bertarafı sağlanıyor. Çöplerin depo alanlarına taşınma maliyetleri engelleniyor
4- Gübre gibi bir yan ürün sağlanıyor
5- Koyun ve keçi gibi başka bir hayvan stoğunun daha beslenmesi kolaylaştırılıyor
6- Tavuk sağlığına ve refahına katkıda bulunuluyor
7- Sürdürülebilir ve döngüsel bir ekonomi yaratılıyor

Projenin unsurları
Merkezi bir bebek larva üretim merkezi,
Dağıtık larva besleme noktaları
Mağaza zinciri sayesinde kolay erişilebilir güvenilir atık kaynağı
Organizasyon-Dökümantasyon-Koordinasyon

‘Fazla gıda’ şirketi bu sürecin digitalleşme tarafını da yakın zamanda hayat geçirecek. Böylece halen elle topladığımız verileri(beslenen larva ve atık miktarı gibi) digital olarak bir veritabanında toplayabileceğiz ve birimler arası iletişim web üzerinden sağlanacak. Projenin dokümantasyonu çok önemli. Bu nedenle verileri özenle topluyoruz ve süreci görselleştiriyoruz.

Projenin hikayesini anlatan bir videomuz var.

Ama bence projenin çok değerli bir başka noktası daha var. İstanbulda Levent Kabadayı ve İskenderun’dan Hasan Doğan projeye dahil oldular. Her ikisi de bu ülkedeki BSF endüstrisinin öncüleri. Bebek larva üretim merkezinin de dağıtık bir modelle gerçekleşebileceğini gösterdiler. Yani Türkiyenin herhangi bir bölgesinde butik tavuk üreticileri, o bölgedeki Migros gibi bir mağaza zincirinin düzenli ve güvenilir bir atıklarını kullanarak, bambaşka bir coğrafyada üretilen BSF yumurtalarından elde edilen larvalarla tavuklarını besleyebilirler. Larva üretim tarafında işbirliğinin harika bir örneği yürüyor.
Projenin önemli bir ayağı olan finansman kısmı hala eksik. Yürüttüğümüz pilot çalışmanın başarısını test edebilmek açısından finasman sorununu tartışmayı en sona bıraktık. Bambaşka sorunlar nedeniyle gerçekleşemeyebileceği için şimdilik finasmanı biz üstlendik. Burada tavuk üreticileri yem tasarrufu sağlıyor, mağazaların ekonomik bir girdisi olmasa bile atıklarını değerlendiriyor ve marka değerlerini pekiştiriyor, ama bebek larva üretimi yapan birimler yatırım ve idame maliyetlerini nasıl karşılayacak?. Önemli bir sorun. Pilot proje kapatıldığında bir finans modeli de geliştirmiş olmalıyız. Bir kaç seçenek üretmeye çalışıyoruz. Tavuk üreticileri besledikleri larva yanında BSF merkezleri için de bir miktar larva besleyebilir ya da yem maliyetlerinden yaptıkları tasarrufun bir kısmını bu merkezlerle paylaşabilir ya da bir miktar tavuğu daha bu merkezler için besleyebilir, gıda endüstrisi sponsorluk yapabilir. Aklımıza gelenler bunlar ama işin finansal ayağına sürdürülebilir bir çözüm üretmedikçe romantik bir proje olmaktan öteye gitmeyeceği kesin. Sizlerin eleştiri ve katkılar çok değerli olacaktır.
Projeye için katkı öneri ve eleştirilerinizi sayfaya yazacağınız notlarla, email veya telefonla iletebilirsiniz.


Projede yer alanlar
Tamer Çalıkoğlu
Gökhan Arel
Sercan Özyurt
Kürşat Bülbül
Hasan Doğan
Levent Kabadayı
Ali Süha Çalıkoğlu
Kanatlı Kümes Hayvanları Derneği
Migros
Fazla Gıda
ve Tavuk üreticileri


email: tamercalikoglu@gmail.com
tel: 5052385579

7 yorum:

  1. Selam,belki bunun için yeterliliğim yok ama ekibe teşekkür edip, patojeniz çok güzel düşünülmüş ve çok profesyonelce hazırlandığını söylemek istedim,başarılar dilerim..
    Ben yaklaşık 300 yumurta tavuğu ile izmit kandirada 4 ayı aşkım bir süredir çalışmalar yapıyorum.. daha önce sizin makalelerinizden faydalanarak kkendimce denemeler yaptım çok başarılı olmasamda biraz pratik yaptım, tekrar okumaları eksikleri tamamlamak için blogunuza geldigimde projeyle karşılaştım.. heyecan verici bir umut oldu benim için, elimden gelen bir şey olurmu yada ben kendimi nasıl geliştirebilirim... sevgiyle 🙏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. nazik mesajınız için tesekkurler. Bu pilot bir proje. Eger hersey yolunda giderse 2. faza gececegiz. Bu durumda daha fazla sayıda ureticinin sisteme katılması mumkun olabilecek. Bir kac noktayı saglama almamız gerekiyor
      1- Projeyi sahiplenecek fedakar, calıskan cevre duyarlılıgı yüksek küçük üreticiler
      2-Bebek larvaların üreticilere ulaştırılması. Lojistik sorunu.
      3-Projenin idame maliyetlerinin karşılanması yani finansman modeli
      Bu konulara çalışmamız lazım.
      Lütfen arayın birlikte neler yapabiliriz konuşalım. 5052385579

      Sil
  2. iyi bir poroje Dünaya da son 3-5 yıldır (BSF) üretimi başladı çok fazla sayıda üretici var. Şu an için Balık yeminde kullanım için izin var. AB de kanatlı yeminde kullanma izini yok bu çalışmalar ile birlikte yasal olarak kullanım mevzuatının da oluşturulması çalışmaları yapılmalı...

    YanıtlaSil
  3. Teşekkürler Erdem bey. Dedikleriniz doğru ama canlı olarak kullanımında ne Avrupa ne Amerika'da ya da Kanada'da mevzuat engeli yok. Kısıtlar larvalar kurutma yagsizlastirma vb işlenmeye başlayıp yem rasyonlarında kullanılmasıyla başlıyor. Projede larvalar canlı olarak tüketildiği için yasal mevzuata da takılmıyor.

    YanıtlaSil
  4. Tebrik ediyorum. Çanakkale de yerleşik bir permakültür tasarımcısıyım. Bandırma ve Kırklareli nde yürüttüğüm 2 projeye kısa sürede kanatlılar dahil olacak. BSF larva üretimini 12 aya yaymanın yollarını arıyorum. Ayrıca Çanakkale merkezde organik atıkları bertarafdan kurtarıp yeniden ekosisteme dahil etmekte, siyah asker sineklerinin de kullanımını akılcı buluyorum. Projenizin devamı ve yaygınlaşması yolunda yapabileceğim ne varsa katkı sağlamak isterim. Sizi arayacağım...

    YanıtlaSil
  5. Herkese selamlar
    Tamer hcm yeni paylaşımınızı görmek güzel..
    Ltf arayı çok açmayın
    Görüşmeyeli baya yol kat etmişiniz...
    Bende bu arada solucanlar yetiştirmeye devam ediyorum....
    Küçük bir bilgi:İstanbul/Sarıyer/Ferahevler tarafında 600-700 metre uzunluğunda bir pazar kuruluyor...
    İstanbul ölçeğinde gayet mütevazı,küçük bir pazar...
    Bu pazardan çıkan atık/çöp miktarı ne kadar biliyormusunuz?
    Tam 18 ton....
    Nerden mi biliyorum?
    Çöpçü arkadaşla sohbet ettim,sordum da ordan biliyorum....
    Artık sebze meyveyi bir görseniz...
    Bu aralar çokça:Mısır yaprağı,enginar yaprağı,marul,kiraz,domates,maydanoz vd çıkıyor..
    18 tonun 4-5 tonu plastik,elverişsiz atık olsa 10 ton temiz atık vardır...
    Bu sadece 1 tane küçük/mütevazı pazardan elde edilen atık...
    Büyük/zincir marketlerin atıkları,hal atıkları düşünülünce....
    Büyük şehirler bu işe daha uygun gibi görünüyor...
    Büyük şehirlere yakın köylerde bu iş çok rantabl yapılabilir gibi...

    Geçen gün misafir adıyla paylaşmışım şimdi tekrar etmekte fayda görüyorum...
    Hasat zamanı olmasına rağmen arpa/buğday/mısır/soya fiyatları uçtu...
    Arpa/buğday/mısır 2,5 tl civarı soya fasulyesinin tonu 550 dolar
    Aralık/Ocak aylarında fiyatları düşünmek dahi istemiyorum.
    Kanatlı yeminin 50 kg lık çuvalı 200 tl e yükseldi..
    Bu durumda 1 kg yemi 4 tl den ucuza mal eden her girişim/kişi kâr eder.
    Piyasayı sallar...

    Saygılar

    YanıtlaSil
  6. Bu arada daha önce yaptığım teklifi tekrar etmek istiyorum;
    %50-50 sermaye koyacak bir veya iki ciddi ve güvenilir ortak arıyorum...
    Tabi ki İstanbul da....

    Saygılar

    YanıtlaSil