Böcek yetiştiriciliği ile ilgili araştırma ve okumalarım
sırasında Nisan 2025 tarihinde yayınlanmış, bir bölümünü aşağıda paylaşacağım
bir raporla karşılaştım. Endüstri tüm yönleri ile ele alınmış, üretici ve
yatırımcılar açısından yol gösterici bir döküman ortaya çıkmış. Sıkça
karşılaştığım, çıkış arayan küçük üretici adaylarının ve yatırımcıların cesaretini,
sektörün parlak geleceğinin yanı sıra, sorun ve sıkıntılarından da söz ederek kırdığım için üzülüyordum ama bu dökümanın kaygılarımı
paylaştığını gördüm.
Böcek endüstrisi ülkemiz için önemli fırsatlar sunuyor. Kervanı yolda düzmeye alışmış iş
kültürümüze pek uygun olmasa da, yeterli deneyime ve finansal desteğe sahip
insanlarla, coğrafyamıza özgün bir modelle, kararlı, planlı ve hazırlıklı
olarak yola çıkmak gerekiyor.
BSF teknolojisi, bildiğimiz besi veya tavuk çiftçiliğinden
temelde farklı değildir. Tek fark, bu endüstrilerin 80 veya 100 yıllık bir
deneyime sahip olmasıdır. Bu nedenle, deneyimsizliğin ve
karşılaştırılabilir vaka eksikliğinin, karlılık ve sürdürülebilirliğe ulaşmada
büyük bir zorluk oluşturmaya devam etmesi şaşırtıcı değildir.
1. Ölçekleme Zorlukları
Birçok böcek şirketi, operasyonlarını küçük pilot
projelerden endüstriyel ölçekli üretime ölçeklendirmede zorluklarla
karşılaşmaktadır. Hızlı ölçekleme genellikle verimsizliklere, yüksek sermaye
giderlerine ve altyapı kurulduktan sonra teknik veya değişiklikleri zorlaştıran
tasarım hatalarına yol açar.
2. Atık Temini ve Kalitesi
Hammaddenin bulunabilirliği ve sürekliliği, BSF
şirketlerinin performansında ve karlılığında önemli bir rol oynar. Düşük
maliyetli hammadde temini, ürünün besin değeri ve
standardizasyonu sağlamak açısından yaygın bir sorundur.
3. Teknoloji ve Maliyetler
Böcek üretim süreci, larvaların yetiştirilmesinden hasat
edilmesine, protein, yağ ve gübrenin ayrıştırılmasına kadar birçok teknik adımı
içerir. Yüksek teknolojili otomasyon sistemleri, özellikle Avrupa kaynaklı
olanlar, genellikle pahalı ve bakımı zordur.
4. Yasal Düzenlemeler ve Tüketici Kabulü
Böcek proteini, yağı ve gübre pazarı, özellikle Avrupa ve
Kuzey Amerika gibi bölgelerde önemli düzenleyici engellerle karşı karşıyadır.
Hammadde kullanımı ve böcek türevli ürünlerin satışı üzerindeki sıkı
düzenlemeler, pazar penetrasyonunu yavaşlatmıştır. Yasal düzenlemeler ülkeler
arasında tutarsız olabilir ve bu da daha fazla engel yaratabilir.
5. Yatırımcı Davranışı ve Finansal Kaynak
Birçok “startup” böcek şirketi girişim sermayesi tarafından
desteklenmiştir, ancak bu şirketlerden bazıları kötü stratejik seçimler
nedeniyle vaatlerini yerine getirememiştir. Bu durum, yatırımcıların pazardaki
yeni oyuncuları finanse etme konusunda isteksiz olduğu bir "bekleyelim ve
görelim" yaklaşımına yol açmıştır.
6. Ekonomik Sürdürülebilirlik
BSF teknolojisi sürdürülebilirlik vaat ederken, sektörün
başarısı büyük ölçüde ekonomik verimliliğe bağlıdır. Birçok şirket henüz balık
unu veya soya unu gibi alternatif protein kaynaklarıyla rekabet etmek için
gereken karlılığa ulaşamamıştır. Özellikle tropikal olmayan iklimlerde yüksek
enerji ve işletme maliyetleri bu zorlukları daha da kötüleştirmektedir.
Avrupa ve Kuzey Amerika'da, böcek yetiştiriciliği için izin
verilen atıklar üzerindeki sıkı düzenlemeler ve uygun olmayan coğrafyalardaki tam
iklim kontrolü ihtiyacı nedeniyle bu giderlerin azaltılmasına
odaklanılmaktadır. Sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve ısı geri
kazanımı ekonomik ve ekolojik rahatlama sağlayabilir. Ancak böcek endüstrisi
henüz emekleme aşamasındadır ve sistemlerin ve bileşenlerinin, sıfırdan
geliştirilmese bile, yerel koşullara ayrı ayrı uyarlanması gerekmektedir.
Rekabetçi durum nedeniyle, sektörler arası deneyim aktarımının sınırlı olması anlaşılır
bir durumdur; bu da kendi Ar-Ge departmanlarına sahip olmanın önemini
artırmakta ve özellikle başlangıç aşamasında maliyetleri önemli ölçüde yükseltmektedir. Ayrıca, birçok atık yönetimi şirketi,
BSF gibi teknolojilere yatırım yapmak
yerine kısa vadeli hissedar kârlarına odaklanmakta ve bu da sektörün büyüme
potansiyelini sınırlamaktadır.
Bu zorlukların üstesinden gelmek için, çevre korumaya öncelik vererek daha fazla gelir elde
edebilecek, istihdamı artırabilecek ve kamu yatırımı çekebilecek
sürdürülebilirliğe odaklanmış kültürel bir değişime ihtiyaç
vardır. Tropikal ülkelerde, iklimlendirme maliyetleri daha az önceliklidir.
Çoğu durumda, sadece havalandırma sistemleri sürekli üretimi sağlamak için
yeterlidir. Öte yandan, güvenilir, yüksek kalitede, sürekliliği olan bir atık
kaynağına erişim, atığın diğer kullanım alanlarıyla rekabeti nedeniyle zorluk
yaratabilmektedir. Meyve ve sebze atıkları, restoran atıkları veya hatta tavuk
gübresi gibi "saf" organik atık kaynakları için bile genellikle
zaten işleyen bir değer zincirleri bulunur. BSF endüstrisi bu kanallarla
rekabet etmemeli ve bunları mevcut müşterilere bırakmalıdır. Bu nedenle, çoğu
durumda atık temini, toplanan malzemenin (halk pazarlarından, restoranlardan
veya hatta evlerden) ayrıştırıldığı ve kullanılmayan kısmın ayrı olarak
bertaraf edildiği bir adımı içerir. Bu sürecin getirdiği ek maliyetler dikkate
alınmalı, atık yönetimiyle ilgili faaliyetlerin gelir kaynağı olabilmesi
sağlanmalıdır.
Biyodönüşümden farklı olarak, yumurta üretimi sineğin tüm
yaşam evrelerindeki ihtiyaçlarının karşılanmasını gerektirir. Bu, hayvanların
çeşitli evrelerden mümkün olan en iyi şekilde geçebilmeleri için çeşitli
çevresel koşulların veya habitatların yaratılması gerektiği anlamına gelir. Çok fazla manuel işlem gerektirir ve emek yoğun olma eğilimindedir. Nispeten düşük işçilik maliyetlerine sahip ülkeler rekabet avantajına sahiptir. Tesis operasyonlarının verimliliği güçlü kar marjlarını
korumak için kritik bir önem taşır. BSF çiftçiliğini, çiftçilerin
günlük veya haftalık programlarına entegre eden ve arıcılığa benzer şekilde
bunu yan bir iş olarak yürütmelerine olanak tanıyan standart bir operasyon
protokolü uygulamak önemlidir. İşgücünü optimize etmek, süreçleri düzene koymak
ve istikrarlı bir substrat tedarikini sağlamak, küçük çiftçilerin BSF
çiftçiliğindeki ekonomik getirilerini en üst düzeye çıkarmaları için esastır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder