Avrupa Birliğinin böcek yetiştiriciliği ve bunların alternatif hayvansal protein kaynağı olarak kullanımına izin vermesi önemli bir gelişme olmakla beraber oldukça rijit koşullar içeriyor. Birincisi böcek beslenmesinde kullanımına izin verdiği atık kalemleri son derece kısıtlı. Kan, kemik tozu, balık unu, bal, kollojen, render edilmiş yağ, süt ürünleri, geviş getiren hayvanların deri ve hidrolize edilmiş proteinleri, yumurta ve yumurta ürünleri gibi zaten yem hammaddesi olarak değerlendirilen ürünler. Mutfak atıkları ve gübre kullanımı yasak. Anlayabildiğim kadarıyla tavuk atıklarının(kafa, bacaklar, kemikler vb) değerlendirilmesi mümkün. Yani kanibalizm yönetmeliği çerçevesinde kullanımı yasak olan atıklardan larvalara yedirilerek yararlanılmasına izin verilmiş. Türkiye yıllık 400 bin ton benzer atığa sahip olup Ocak 2017 itibari ile değerlendirilmeyen tavuk atıklarının kullanımı bu çerçevede mümkün. Ancak daha önce rendering yapılarak tavuk yemine katılan bu ürünlerin aynı işlemden geçirilerek larvalara yedirilmesi ve onların yem olarak kullanılması gibi dolaylı bir çözümün maliyetleri artıracağı ve mevcut market fiyatları ile pazar bulmasının zor olacağı aşikar. Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz. Devletin bu üretimi desteklemesi şart. Üreticilere ürettiği böcek proteini için para vermesi gerekiyor. Yine de endüstriyel ölçekte üretim yapacaklar için bu yönetmelik çerevesinde atık bulmak çok mümkün görünmüyor. Yani Bakanlık Yönetmelik çıkarmaya kalkar ve sıkça yararlandığı copy paste işlemini kullanırsa değişen pek bir şey olmayacak. Öte yandan böceklerin Pet endüstrisinde kullanımına Bakanlık kağıt üzerinde izin veriyor ancak üretim standartları konusunda hiçbir mevzuat yok. Bu durumda üreticiler üretim için başvurduğunda izin alamıyorlar. Yem hammadesi olarak kullanılan mısır soya vb tarımal ürünlerin hangi koşullarda yetiştirildiği pestisid olarak ne kullanıldığı hiçbir denetime tabi değilken ve son ürünün içeriğindeki mikrobiyolojik ve kimyasal limitlerle yetinilirken konu böcek olunca birden neden üretim standartları akla geliyor ve son ürünün niteliğinin standartlarının belirlenmesiyle yetinilmiyor anlamış değilim.
BSFLüretimi ve yasal mevzuat konusunda Tarım Bakanlığı ile de paylaştığım öneriler şunlar.
1-Böcek çiftçiliği canlandırılmalı ve Tarım Bakalığı tarafından bir an önce gündeme alınmalıdır
2- Bu alanda deneyim sahibi akademik kadroların yetiştirilmesi gerekmektedir. Birikim yok denecek kadar azdır. Fen ve veterinerlik fakültelerinde master ve doktora öğrencilerinin tez konusu olarak böcek yetiştiriciliğini seçmeleri teşvik edilmelidir.
3- Üretim izni süreçlerinin üzerindeki bürokrasi hafifletilmelidir. Aksi takdirde ticari olarak orta vadede umut vaad eden bu sektöre girmek isteyen küçük girişimci adaylarının cesareti kırılacaktır.
4- Mevzuat hazırlanırken Avrupa Birliğinin ve Kanada’nın düzenlemelerinden yaralanılmalı ancakAvrupa Birliği Komisyon kararında yer alan larva besleme kalemlerine sebze meyve atıkları ve beslenme ürünleri ile paketli gıda atıkları dahil edilmelidir.
5- Yem mevzuatında yer alan ağır metal ve mikrobiyolojik standartlar ile limitler böcek proteini için de geçerli olmalıdır. Mevzuat değişiklikleri böcek türleri, larva beslenme kriterleri ile toksik maddelerin yasal limitlerinin mevzuata yerleştirilmesi ile sınırlı tutularak üretim izin başvuruları hızla neticelendirilmelidir.
6- Böcek üreticilerine atıkları kabul edilmesi için Çevre Bakanlığı tarafından verilen izinlerin, sebze ve meyve ile atık niteliği kazanmış paketli gıda ve beslenme ürünlerini kapsayacak şekilde (Çevre Bakanlığı bürokrasisine girmeden) Tarım Bakanlığı tarafından verilmesi sağlanmalıdır.
7- Yeterli bütçeye sahip pilot bir üretim tesisi kurulmalı, küçük işletmeler ile hevesli girişimciler ve Bakanlık yetkilileri için eğitimlerin verilmesine başlanmalıdır.
9- Yurt dışındaki üretim tesisleri yerinde incelenmeli ve işbirliğinin şartları araştırılmalıdır. Yasal mevzuat hazırlanırken görece ucuz işgücü ve coğrafya avantajı nedeni ile ülkemizin çekici olacağı göz önünde bulundurulmalı ve yabancı yatırımcılar için uygun koşullar sağlanmalıdır.
10. Bu sektör çok sayıda girişimci için fırsat yaratacaktır. Butik tavuk ve balık işletmesinin kurulması özendirilecek, mevcut olanların yem maliyetleri düşecektir.
11. Böcek üreticiliğinin Bakanlığın teşvik paketine sokulması faizsiz kredi ya da hibe programlarına dahil edilmesi çok büyük bir sıçrama yaratacaktır(İpek böceği yetiştiriciliği gibi). Konuya özelleşmiş bakanlık kadroları yetiştirilmeli, özellikle izin süreçlerinde yer alan bürokratların farkındalığı sağlanmalı, eğitimleri verilmelidir.
12. Konu, tarımla ilgilenen iyi eğitim almış kravatlı çiftçilerin uzun zamandır gündeminde yer almaktadır. Bu kişilerden eğitim süreçlerinde yararlanılmalıdır